DADD Ralli Akdeniz 5. Gün

Bugün teknemiz yine Kaş Marina’ya bağlı. Sabah 9:45 de bizi bekleyen minibüslere doluşup çevre gezisi için yola çıktık. İlk durağımız Likya Dönemi kaya mezarları, Roma Dönemi tiyatrosu ve Bizans Dönemi Aziz Nikolaos Kilisesi (Noel Baba)ile ünlü Myra Antik Kenti. Kent, bugünkü Demre ilçe merkezine takın bir konumda ve tarihçesinin  İ.Ö. 5'inci yüzyıla dayandığı söyleniyor.




Myra’dan sonra Demre merkeze gittik ve Aziz Nikolaos Kilisesi Anıt Müzesi’ne girdik. Noel Baba olarak bildiğimiz Aziz Nikolaos, 
Demre’de yaşamış ve  Myra'da piskoposluk yapmış. Fakirlerin kurtarıcısı, denizcilerin ve öğrencilerin koruyucusu olduğuna inanılan Aziz Nikolaos için öldükten sonra Myra'lılar onun adına bir kilise inşa ederek içindeki lahite koymuşlar. Rusya, Avrupa ve Amerika'da özel saygı duyulan biz aziz olan Aziz Nikolaos'ın, Akdenizde küçük büyük bütün teknelere resmi veya ikonası asılmış, sefere çıkarken "Dümenini Aziz Nikolaos Tutsun" dileği dilemek bir gelenek haline gelmiş. Bizans sanat tarihinin önemli bir örneği olan St. Nikolaos Kilisesi, sel, depremler ve istilalar ile büyük hasarlar görmüş, 1042'de İmparator IX. Konstantin ile karısı Zoe tarafından, 1862 yılında Rus Çarı I.Nikolay tarafından onartılmış. 1087 yılında düzenlenen Haçlı Seferleri sırasında Bari'den gelen tüccarlar Aziz Nikolaos'ın kemiklerini çalıp İtalya'nın Bari şehrine götürmüşler ve yaptıkları bazilikaya gömmüşler.







Demre’de ev yemekleri yapan İpek Restaurant'ta gayet lezzetli yemekler yedik. Halk pazarından alışverişimizi yapıp son durağımız olan Likya Uygarlıkları Müzesi’ne doğru yola çıktık. Müze, Andriake ören yeri içinde tarihi bir binada yer alıyor ve burası antik kentin en uç noktası. Müzeye gitmek üzere yola çıktık ancak hava öyle sıcaktı ki 5 numarali noktadan geri döndük. Bir golf arabasının arada ring yaptığını sonradan keşfettik ve dönüşte tekrar yolu yürümek zorunda kalırız endişesiyle müzeye gitmekten vazgeçtik. Biz gezemedik ancak DADD ralli dostlarımızın paylaştığı fotoğrafları ben de sizle paylaşacağım. Bence müzenin bulunduğu yerin giriş noktasına bu denli uzak olması uygun bir planlama örneği olmamış. Ayrıca müze mağazasında da müze ile ilgili bir kitapçık dahi yoktu. O bölgeleri görsellerle anlatan "Likya Yollarında" isimli kitap ise 110 TL olmasına rağmen  180 TL etiketle satılıyordu. 







Akşamüstü teknemize gelip yarınki seyahatimiz için hazırlıklarımızı tamamladık. Akşam, marinadaki Vati Restaurant’ta toplu yemeğimiz vardı. Grubumuz şu an 39 tekne ve henüz tam anlamıyla bir kaynaşma olamadı. Herkes gruplaşıyor. Bakalım ne zaman tekne sakinleri birbirlerini tanıyıp kabullenecek... Yemek sonunda Antalya için kura çekildi. 25 tekne Setur Marina’da konaklayıp geri kalan 14 tekne balıkçı barınağına bağlanacak. Bizim kuramız marinaya çıktı.




Not: Müzelere giriş için senelik müze kart aldım. Bu sene kart ücreti 70 TL olmuş.



Yorumlar

Popüler Yayınlar