Siphnos 29-30 Haziran 2023

Sabah yola çıktık adaların arasındaki boğazlardan geçerek Siphnos Adası'na doğru yol aldık. Adanın güneyindeki Vathi koyunda kalacağız. Burası çok güzel bir koy dışardan girişi çok belli değil yaklaşınca anlıyorsunuz tam bir tatil cenneti ve yemyeşil suyun dibi gözüküyor ve deniz de bir harika. Dip kumluk iyi demir tutuyor. Koya girdiğimizde sağ tarafta inanılmaz güzel detaylar olan bir tesis gördük internetten baktım ve buldum tabii ki beş yıldızlı bir otelmiş ve en ucuz odanın geceliği 1200 euro imiş. Burası asla bir tatil adası olarak geçmemesine rağmen bu kadar büyük bir yatırım yapmalarına oldukça şaşırdım. İnternetten aradığımda otelde hiç yer yok gözüküyordu. Gerçi bu aramızda bir tartışma konusu olup büyüdü birazcık ama "yok odalarında yer var; yok yok" neyse sonuç tatlıya bağlandı. Koyda harika bir gece geçirdik çok sakindi deniz de çok güzeldi denize girdik hatta birkaç kere girdik akşamüstü çıkıp kıyıdaki restoranda yemek yedik her şey çok güzeldi ta ki gece yarısı saat 3:00’e kadar...Bu saatten sonra inanılmaz bir solugan başladı; ben tabi bilekliklerimi taktım ve biraz zor da olsa uyumaya çalıştım... Biz bu sene ne zaman rahat bir uyku çekebileceğiz Allah bilir. Yok sivriler, yok rüzgar, yok solugan, yok demir taraması...

 Sabah yola çıkıp limana doğru yol aldık ve rıhtıma bağlandık. Bu arada ben mayoma taktığım el telsizini denize düşürdüm. Sonradan arkadaşımız dalarak telsizi çıkardı ancak tabii ki eskisi gibi çalışmadı... Siphnos çok şeker bir ada inanılmaz şirin; turistler geliyor gidiyor polise gidip biz geldik deyip damgalarımızı yaptırdık. Öğleden sonra kıyıdaki bir kafeden denize girip bir şeyler içtik.  Akşamüstü otobüsüyle choraya çıktık. Çıkmadan önce liman görevlisi önümüzü kesti ve bizden bağlama ücreti olarak 7,80 euro alıp ahret soruları ile bir form doldurdu... Siphnos'un chorası kasaba gibi ve her şey var. Eczaneden alacaklarımız alıp minik dükkanların ve galerilerin olduğu dar sokaklara daldık. Akşam yemeğimizi limanda yemeği düşündüğümüz için  kısa bir tur yapıp otobüsle tekrar aşağı indik. İtalyan lokantasında yalvar yakar bir saatliğine bir masa ayarlayıp (çok kalabalıktı) iki pizza bir risottoyla ve bir yarım litre şarapla inanılmaz güzel bir yemek yedik. Pizzalardan bir tanesinin adı Parma diğeri de Sofia idi ve Sofia biraz fazla soslu olmasına rağmen ikisi de çok lezzetliydi.